Zekat, akrabadan aciz olana, Nafaka ve Fıtra gibi Kurban da şartlarını haiz olan müminlere, İslam dininin yüklediği mecburi dini ve aynı zamanda mali bir vazifedir. Kurban, Yüce Allah’ın Kevser Suresindeki “Rabbin için namaz kıl ve Kurban kes” emrini vacip kıldığı bir ödevimizdir.
Peygamber Efendimiz (S.A.V), bu kutsal vazifenin İslam dinindeki önemini, “İnsan kurban bayramı günlerinde Allah katında kurban kesmekten daha sevimli bir amel-ibadet yapmadı. Kurbanlarınız, kıyamet gününde boynuzları, tırnakları ve kılları ile (Allah’ın huzuruna) gelecek. Çok iyi biliniz ki Kurbanlarınızın kanı yere düşmeden kurban ibadetiniz Allah (katında varacağı) mekana yükselir.” şeklinde açıklamıştır. Kurban kesmek bir ibadettir. Kurbanın geçmişte bütün ümmetlere özelde ise İslam ümmetine yüklenmiş bir görev olduğu Hac Suresi’nin 34. Ayetinde belirtmiştir: “Biz her bir ümmete Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği kurban kesmeye uygun hayvanlardan kurban keserken, O’nun adını zikretsinler diye kurban kesme ibadetini meşru kıldık/görev olarak yükledik. Sizin ilahınız tek bir ilahtır, O’na teslim olun. (Ey Peygamber!) Teslim olmuş o mütevazı kulları müjdele.“
KURBAN KESMEMEK GÜNAH MIDIR
Peygamber Efendimiz (S.A.V) kurban kesmenin Kur’ani bir şükür yolu olduğunu pekiştirmek için Umre ve Veda Haclarında, Medine’ye hicretinin ikinci yılından itibaren her yıl Kurban Bayramı günlerinde kurban kesmiştir. İslam, kurban kesmeyi, namaz ve hac gibi farz bir görev kılmamıştır. Başta Hz. Ebu Bekir ve Hz. Ömer olmak üzere, sahabilerin büyük çoğunluğu ve İslam bilginlerinin ekseriyeti, kurban kesmeyi tekrar edilmesi gereken sünnet bir amel olarak görmüşlerdir. Kurban kesilmesi müminlere büyük sevap sağlayan ancak kesilmemesi de günah doğurmayan bir amel olarak değerlendirilmiştir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) mali imkanı olan müminlerin kurban kesmemesiyle ilgili olarak bir hadisinde “Kurban kesecek gücü ve imkanı olup da kesmeyenler namazgahımıza yaklaşmasınlar” diye buyurmuştur.
KURBAN NE ZAMAN KESİLİR
Kurban kesmenin amacı, yaratıcımız olan Allah’a şükredici kul olmaktır. Zekat ve ödünç vermenin yanı sıra kurban kesip bunun bir kısmını çevremize pay etmek gerekmektedir. Kurbanla ilgili Hac suresinin 36. ayetinde “Olgunlaştıklarında kurban edeceğiniz hayvanları da Allah’ı hatırlatan sembollerden kıldık. O hayvanlarda sizin pek çok faydalar vardır. Kesim için sıraya dizildiklerinde onları Allah’ın adını anarak kurban edin. Can verdiklerinde onların etlerinden yiyin. İhtiyacını arz eden ve edemeyen yoksullara da yedirin. Faydalanmanız amacıyla bu hayvanları yönetimize vermeniz şükredici kullar olmanız içindir” diye buyrulmuştur. Kurbangenel kabul gören anlayışa göre sevap kazandıracak bir ameldir. Kişi kurban keserek sevap kazanabileceği gibi Allah rızası için yardım yaparak da kazanabilir. Çevresinin ihtiyaçlarına göre iki arasında tercih de yapabilir ancak kurban ibadetine niyet ederek bedelini veremez. Kurban, bayramın ilk üç gününde tercihen ilk gün fakat mutlaka bayram namazından sonra kesilmelidir.
